10 Kasım 2012 Cumartesi

11. Hafta Trabzonspor - Akhisar Belediyespor

Bugün kanatsız bir Trabzonspor dizilişi vardı sahada. 

Olcan ve Volkan'ın ilk onsekizde bile olmayışları, Şenol Hoca'nın işler kötüye gitse bile farklı çözümler  arayacağının mesajı oldu bu oyunculara. 

Gerçekten de bu iki oyuncunun sezon başından beri formsuzlukları kaliteli Türk oyuncu sayısı yeterli olmayan Trabzonspor'un en büyük sıkıntılarından biri. 

Sanıyorum ki bu nedenle, Şenol Hoca, Zokora'nın önünde Colman ve Sapara, onların önünde Adrian, ve ileride de Halil ve Janko'yu tercih ederek, orta bölgedeki tüm kozları aynı anda görmek istedi. Kanatlardaki sorumluluklar ise iki bek Emerson ve Serkan'a aitti. 

Rakibin Akhisar olması da bu, denemeyi yapabilmenin nedenlerinden biridir diye düşünüyorum. 

İlk 7 dakikada gelen 2 gol ve iyi futbol, bu taktiğin tuttuğunun göstergesiydi. Gerçekten de ilk 10 dakika, futbolu özlemiş Colman, moralli Adrian, hareketli Halil, dengeli Janko ve iyi bindirmeler yapan iki bek ile etkili bir oyun seyrettik. 

İkinci gol ile beraber işleyen makine durdu ve daha önceki haftalardaki rakibi bekleyen, zamanında basmayarak, rakibin oynamasına izin veren takım geri döndü. Sanki Şenol Hoca maç boyunca iki gol atmak üzerine bir talimat vermiş, maçın başında da iki gol bulununca da artık maç bitmişti. 

Rakibi bekleyince, kanatlardaki eksik oyuncular kendini belli etti ve özellikle Emrah, Akhisar hücumlarının baş mimarı oldu. Buradaki boşluğa ikinci yarının ortalarına kadar da müdahele edilmeyince, Emrah maçın yıldızlarından biri oldu. 

İki gol yemesine rağmen dağılmayan, Trabzon'un sahasından çıkmadığını gören Akhisar ise,  her atağında özgüven tazeleyerek, daha etkili gelmeye başladı. Sonunda da ilk yarı boyunca, Giray ile Mustafa'nın arasında kaybolan Bruno, yakaladığı ilk pozisyonda golünü attı. 

Akhisar'ın golü de uyandırmadı Trabzon'u. Akhisar Belediye, beraberliği yakalayabilir ve geçen haftanın bir tekrarını yaşatabilirdi. 

Şenol Hoca'nın golden sonra Yasin-Sapara değişikliği önce Emrah'ın hızını kesti. Daha sonra 3. bölgede daha fazla top tutmaya başladı Trabzonspor. Adrian-Yasin ikilisinin geçen haftanın aksine doğru seçimler yaptığı paslaşma sonucunda da Adrian ikinci güzel golünü atarak maçı bitirdi. 

Adrian, bu takımda yeri olduğunu iki haftada da takıma yaptığı katkı ile ispatladı. Bugün 3 golde de vardı. Oyunun genelinde de takımı ileriye taşıyabilen nadir oyunculardandı. Devamlılık problemini çözebilse Trabzonspor için büyük bir kazanç olur. Yine de bu hali ile bile, daha önce neden oynatılmadı sorusunu sorduruyor. 

Janko'nun bugün gol atmasını bekliyordum. Şut çektiğini hatırlamıyorum. Demek ki etkili bir şutu olmamış. Tabi bunları bugünkü kanatsız oyunu düşününce doğal karşılamak gerekiyor. Janko geriden şişirilen hemen her topu doğru yere indirdi ve kendi sahasında kadar gelerek takımın top çıkarmasına yardımcı olmaya çalıştı. 

Top çıkarmak demişken, bu konu üzerinde çok çalışması gerekiyor takımın. Oynadıkları tüm maçlardaki en büyük sıkıntı bu. Topu kaptıktan sonra atağa çıkarken, kaptırılan topların, hatalı verilen pasları sayacağım önümüzdeki hafta. Aksihar karşısında en az 10 topu atağa çıkarken, çok basit bir şekilde kaybettiler. Pozisyon bulmakta bu kadar zorlanan bir takımın, ayağındaki topu kullanırken daha dikkatli kullanması gerekir. Hızlı çıkabilmesi gerekir. 

Geçen haftalarda ölü toplar demiştik. Bu konuda gelişme var. Gollerden biri kornerden geldi ve kornerler artık tehlike yaratmaya başladı. Serbest vuruşlarda da biraz daha dikkatli olunması ve birkaç çalışılmış varyasyon olması gerekir. 

3-1 biten bir maçta, coşkulu, gaza getiren bir yazı yazmak isterdim ama 2-0'dan sonraki görüntü beni endişelendirdi. 

10.dakikada maç bitti havasını, rakibi ısırmamayı ve oynamasına izin vermeyi kaldıramıyorum. Sen Trabzonspor'sun, kaç farklı önde olursan ol, oyuna hakim olmalı ve kendi oyununu oynamalısın. Bugünkü rakip bu durumunu değerlendiremedi. Ama Bursa, Mersin, Antalya gibi rakipler karşısındaki oyuna bakınca, bu seneki durumun pek iç açıcı olmadığı ortada. 

Kanatsız oyunda ilk 7 dakikadaki oyunu, 90 dakikaya yayabilen bir oyun anlayışı ve fiziksel devamlılık sağlanabilirse, Trabzonspor, yine keyifle izlenen bir takım olur. 

Bakalım arayışlar ne yönde devam edecek?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder