Bu hafta özel nedenlerle biraz geciktim.
Trabzon'un ilk onbirini görünce hem biraz şaşırdım hem de aslında beklediğim onbir vardı sahada desem yanlış olmaz.
Şaşırdım çünkü Janko sahada yoktu.
Şaşırmadım çünkü, Janko'ya göre oynayamayan bir takımda Janko'yu ilk onbirde görmeyi zaten beklemiyordum.
Maçın ilk 10 dakikasında harika bir Trabzonspor vardı sahada. Önde baskı yapan, direk ileriye doğru oynayan pozisyon yaratmaya çalışan. Atak başlatırken top kaptırma hastalığından da kurtulmuş görünen...
Özellikle Olcan ve Yasin'in hareketli oyunları ile sağlı sollu geldi Trabzon.
Nitekim maçın ilk 10 dakikası dolmadan, Olcan müthiş bir frikikle golü buldu. Buna da çok ihtiyacı vardı. Golün gazı ile ikinci gol için de çok net bir pozisyon buldu Trabzonspor. Maçı 10. dakikada bitirme şansını da kaçırdı golle beraber.
10. dakikadan sonra ise bir anda takım eski haline döndü. İleri çıkarken toplar kaybedilmeye, yan ve geri oynayan, yaratıcı oyun eksikliği yaşayan.
İlk yarının 40. dakikasına kadar oldukça sıkıcı bir maç izledik. Top ne yapacağını bilemeyen bir Trabzon, kaptığı topu defansın arkasında Adem ve Uche'yle buluşturmaya çalışan Kasımpaşa. Bu sırada özellikle Bamba'nın müthiş zamanlaması, kesici özelliğiyle Trabzon kalesinde pek çok tehlike başlamadan sona erdi. Burda Bamba'ya ayrı bir parantez açmak lazım. Gün geçtikçe takıma alışıyor ve kalitesini gösteriyor. Zaman zaman dengesiz müdahalelerde bulunsa da, Trabzonspor defansının belkemiği oldu. Mustafa'yı da iyi yönlendiriyor ve onun da oyununun gelişmesine katkıda bulunuyor.
İkinci yarıda bir hareketlenme olur diye bekledim ama hareketlenmek için maçın son 10 dakikasını beklememiz gerekti. Bu 10 dakikada da yakalanan fırsatları şanssızlık ve acelecilik nedeniyle kaçınca 1-0 olsun bizim olsuna razı oldu Trabzonspor.
Janko maçın 87. dakikasında oyuna girdi. Kasımpaşa'nın da öne çıkması ile, arka arkaya pozisyonlar buldu ama bunları değerlendiremedi. Oyuna ısınamadan yakaladığı pozisyonları değerlendirebilse, ilk golüyle bu hafta tanışabilirdi Avusturyalı.
Bu maç yazacak çok şey yok aslında. Saman alevi gibi bir Trabzon, gerisi muhtemelen bu sezonun en sıkıcı maçı. Kasımpaşa'nın da bu kadar kötü olmasını kimse beklemiyordu herhalde. Ben çok zevkli bir maç olacağını tahmin etmiştim. Ama yanıldım. Tam tersi bir maç izledik.
Birkaç haftadır bu takımın zamana ihtiyacı olduğunu yazıyorum. Öyle sanıyorum ki bu maçın ilk ve son 10 dakikaları beni haklı çıkardı. Bu takımın kadrosu iyi. İlk 10 dakikada, oyununu hem savunma hem hücum tarafında Alanzinho, Zokora ve Sapara'dan oluşan orta üçlü işlerini çok iyi yaptılar. Sonra durdular. Volkan ve Barış'ın girmesiyle biraz daha hareketlendi Trabzon ve son 10 dakikada pozisyonlar buldu. Bunu tüm maça yayabilirse, Trabzonspor bu sezonu istediği noktada bitirebilir.
Bir parantez de, Olcan ve Halil'e ayırmak istiyorum. Olcan eğer son vuruşlarında biraz daha sakin olabilirse ve takım onun üzerine oynarsa, yeni Burak Yılmaz olabilir. Pozisyonları kokluyor, iyi top sürüp adam eksiltebiliyor. Şu anda son vuruşları eksik görünüyor. Bunun üzerinde durulması lazım. Halil ise, çalışkanlığı ve presi ile, Umut'u andırıyor. Olcan'la beraber, yeni Umut-Burak ikilisi olabilirler. Halil'in çok fazla geriye gelme ve top çıkarmaktan çok, ceza sahasının içinde sağdan ve soldan gelen ataklar için hazır olması gerekiyor. Çok geride kaldığı zaman kanatlardan ender olarak gelişen ataklar, sahipsiz kalıyor.
Bir de Janko gerçeği var tabi. Takım Janko'ya göre oynamayı da öğrenirse, Şenol Güneş'in elinde iki farklı taktiği uygulayan bir ekip olur. İşte o zaman Trabzonspor ligin en keyif veren takımlarından biri olma özelliğini geri kazanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder