30 Aralık 2012 Pazar

Kim Gitmeli, Kim Kalmalı?


Bugün ilk devrenin bir değerlendirmesini yapmak istiyordum. Ama zaten şu ana kadar yapılan değerlendirmelerden pek farklı bir değerlendirme olmayacak. Hepimiz takımın halini biliyoruz. Pek çoğumuz istikrarsızlıktan şikayetçiyiz.

Hem kadro olarak hem oyun olarak hem performans olarak.

Bunların pek çok nedeni var tabi ama, bana göre ana sebep olan kadro şişkinliği üzerine gitmek istiyorum. Özellikle de 12 yabancı üzerinde değerlendirme yapmak istiyorum.

Şunu baştan söylemeliyim ki, Şenol Güneş'in işi çok zor. Bu kadar oyuncuyu yönetmek akıl işi değil. Özellikle de orta alanda bu kadar yığılma varken.

Sadri Şener'i en çok eleştirmemiz gereken yön de burası.

Şimdi önce elimizde kimler var bakalım :



İşe maddiyat ve performans açısından bakarak, kimler gitmeli kimler kalmalı sorusuna cevap bulmaya çalışacağım.

Forvetten başlayalım :

Janko : Henüz beklediğimiz performansa ulaşamadı. 2.5 sene daha sözleşmesi var ve bu sözleşmesi boyunca, maaş artışları ve ekstra primleri saymazsak, Trabzonspor'dan sözleşmesinin sonuna kadar toplam 2.7 milyon Euro alacak. Yukarıdaki tabloya göre, yıllık ücreti en yüksek yabancılardan biri. Şimdiye kadar aldığı parayı hakedecek bir performans sergilemedi. Bunun bana göre iki ana sebebi, sürekli oynamaması ve takımın oyun düzeninin ona göre olmaması.
Yine bana göre, Janko tek forvetli oyunun forveti değil. Bu yüzden eğer Trabzonspor 4-4-2 oynamayacaksa, ya da son zamanlarda gördüğümüz gibi santraforsuz oynayacaksa, Janko'nun gönderilecekler listesinde olması gerekir.

Vittek : Sözleşmesi sezon sonunda bitiyor. Hiç oynamayan oyunculardan biri. Oynadığı maçlarda da bir varlık gösteremedi. Sakatlık problemi yaşamasa bir ihtimal takımın santraforu olabilirdi, ama zamansız sakatlığı onu takımın bir parçası olmaktan uzaklaştırdı. Bence kalan 6 ayda, santrafora ihtiyaç olduğunda kullanılmak üzere kalabilir. Yıllık ücreti yüksek olmasına rağmen bunun yarısı verildi zaten. Üzerine para verip kimse almayacağına göre sezon sonuna kadar takımda kalabilir.

Henrique : Hakkında ne yazacağımı bilemediğim oyunculardan biri. 3.5 yıl daha sözleşmesi var. Bu süre boyunca 2.5 milyon Euro alacak. Henüz 23 yaşında. 2 maç arka arkaya kendine hayran bıraktı. Sonra takımla birlikte yatışa geçti. Şu bir gerçek ki, gösterdiği performansa göre, Henrique'den golcu forvet yerine yaratıcı forvet olarak faydalanmak daha akılcı. Ancak takım oyuncusu olmayı öğrenmek zorunda. Eğer takım 4-4-2'ye dönecekse, o zaman Janko'nun yanında ikinci forvet olabilir. Tek forvetli oyunun, tek forveti değil. İleriye top taşıyabilen, fizik olarak güçlü ve topu saklayıp ilerde tutabilen bir oyuncu olarak faydalanılabilir. Sürekliliği olan bir oyuncu haline gelirse kendisine verilen 4 milyon Euro bonservis boşa gitmemiş olur. Bugünkü hali ile ise, kesin gitmeli.

Benim düşünceme göre, genç olduğu için sezon başındaki kamp sonuna kadar takımda kalabilir. Bu süre içinde top taşıyan bir oyuncu olarak sürekliliği sağlanabilirse kalmalı, aksi takdirde gitmeli.


Ortasaha ile devam :

Colman : 3.5 sene daha sözleşmesi var ve bu süre içinde yaklaşık 3.8milyon Euro alacak. Colman'ı herkes beğeniyor. Ben çok uğraşıyorum, beğenemiyorum. Takımın en çok top kaptıran oyuncularının başında geliyor. Bu kaptırmaların büyük çoğunluğu takımı atağa çıkarırken olduğu için genelde rakip adına ciddi tehlikelerin başlamasına sebep oluyor. İşe para ve performans olarak bakınca son 2 senedir Colman takımın iyilerinden değil. Ben Colman'ı bu kadar da beğenen varken, giderken üzerine para alınabilecek oyunculardan olduğu için gidecekler tarafına koyuyorum.

Zokora : Takımın en çok kazanan yabancısı. Menejer ücreti ile birlikte 6 milyon Euro'ya maloldu. 2.5 sene daha sözleşmesi var ve bu süre içinde 3.8milyon Euro daha alacak. Takıma sağladığı katkı ile kalacaklar listesine, maliyetine rağmen soru işareti olmadan koyacağım ender oyunculardan.

Alanzinho : 1.5 yıl daha sözleşmesi var ve bu süre içinde yaklaşık 1.3 milyon Euro alacak. İstikrarlı bir performansı olmadı hiç. Ama takımın ileriye gitmekte, pozisyon bulmakta zorlandığı pek çok maçta kurtarıcı oldu. Sonradan oyuna girerek yaptığı ve yapabileceği katkılar nedeniyle takımda kalması gereken bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Ama bir 11 oyuncusu değil. Artı iki kısmında değerlendirilebilecek bir oyuncu.

Adrian : En yüksek bonservis bedeli ile gelen oyuncu olma özelliğini taşıyor. En yüksek ücret alanlardan olmasa da kalan 3.5 yıllık sözleşme süresi içince yaklaşık 2.8 milyon Euro alacak. Adrian fiziksel olarak güçlü olduğu sürece takım içinde olması gereken bir oyuncu. Kalması gereken oyunculardan biri. Ancak ve ancak Şenol Güneş'in sistemi içinde düşünmeyeceği bir oyuncu olarak belirlenirse, para getireceği için satılabilir.

Sapara : Takımın bonservis olarak en uygun maliyetli oyuncularından biri. Kalan 1.5 yılı için yaklaşık 1.2milyon Euro alacak. Aslında maliyeti uygun olmasına rağmen, bugüne kadar ki performansı ve ortasahadaki kalabalık yabancı nüfusu nedeniyle gidecekler arasına koymamız gerekiyor.

Ve son olarak Defans :

Sol Bamba : Son yıllardaki en faydalı transferlerden biri ve üstelik hem bonservis olarak hem de yıllık maliyet olarak bakıldığında fiyat performans oranı en yüksek oyuncu. Performansını sakatlıktan sonra da devam ettirebilirse, en faydalı yabancılardan biri olur. 4.5 yıl daha sözleşmesinin olması ise performansını sürdürürse büyük avantaj.

Emerson : 1.5 yıl daha sözleşmesi var ve bu süre içinde 1.2 milyon Euro alacak. Akıllı bir sözleşme ile transfer edilmiş, uzun zamandır defansın sol tarafındaki sıkıntıyı gidermiş gibi görünüyor. Bu performansı ve maliyeti ile kalmalı diye düşünüyorum.

Cech : 1.5 yıl sözleşmesi daha var ve o da Emerson gibi bu süre içinde 1.2 milyon Euro alacak. Performansı gönderilmesini gerektirecek kadar kötü olmasa da, yabancı fazlalığı göz önünde bulundurunca gitmesi gereken oyunculardan biri oluyor.

Celutska : 23 yaşında, maliyeti en düşük yabancı oyuncu. Defansın joker elemanı. Artı iki de Alanzinho'nun yanındaki kişi olmalı. Biraz daha gelişebilirse, kendine takımda yer bulabilir. Kiralık olarak, sürekli oynayabileceği iyi bir yabancı takıma gitmesi daha faydalı olur düşüncesindeyim.

Şimdi özetlersek, takımın aynı şablonda, santraforsuz veya tek forvet oynayacağını düşünerek bana göre,

Gitmesi gerekenler : Janko, Henrique, Colman, Sapara, Cech.

Kalması gerekenler : Zokora, Adrian, Sol Bamba,

Kiralık gidecek : Celutska

Kalsa da olur gitse de : Alanzinho, Emerson, Vittek

Bu durumda toplam yabancı sayımız, sezon sonunda Vittek'in de sözleşmesi bittiği için 7'ye inmiş oluyor.

Kalanlara bir bakalım :
Defansta : Emerson, Bamba, Celutska
Ortasahada : Zokora, Adrian, Alanzinho

Bir de gelecek oyuncu var. Bunun da forvet olması açık ve net. 

Gitmesi gereken oyuncuların sözleşmeleri bitene kadar Trabzonspor'dan alacakları garanti para toplamları yaklaşık 11.5 milyon Euro. Çok bir anlam ifade etmese de, Transfermarkt'taki toplam piyasa değerleri ise toplam 22.5 milyon Euro. Bu oyuncular doğru değerlendirilirse, toplamda en az 5 milyon Euro bonservis bedeli alınabilmesi gerekir.

Böylece forvet transferi için bütçeye ek yük getirmeden 5 milyon Euro bonservis parası ve 3 yıllık bir sözleşmede her yıl için 2 milyon Euro kaynak bulmuş ve yıllık ücretlerden de 5.5 milyon Euro tasarruf yapmış oluyoruz.

Yalnız benim düşüncem bu operasyon için acele edilmemesi. Acele edip oyuncuları biran önce göndermeye çalışmak, alınacak bonservis bedelini düşürecektir. Onun yerine, oyuncular için bir pazarlama süreci geliştirilmeli. Bu oyuncular, kupada, kendi evimizdeki maçlarda oynatılmalı, performansları yükseltilmeli ve değerlendirilmeli. Aksi takdirde giderken üste bir de para vermek durumunda kalabiliriz.

Baştan dediğim gibi işe parasal açıdan baktım. Duygusal olarak değerlendirme yapsam daha farklı olabilirdi. Taraftarlık duygu işi olsa da, takımı duygularla yönetemeyiz. Takım için faydalı olan neyse o yapılmalı. Bunu yapabilmek için de, rakamları göz önüne koymak gerekiyor.

Değerlendirmeyi yaparken sadece yukarda yazdığım rakamlardan faydalanmadım. Maç istatistikleri, oynanan maç sayısı vb gibi rakamlardan da faydalandım. Mümkün olduğunca bilimsel bir çalışma olmasına gayret ettim.

Bu çalışma sonunda çıkardığım, kendimce sonuçlardır. Beğenen beğenmeyen olacaktır. Duygusal yaklaşan olacaktır. Yapmaya çalıştığım kimseye akıl verip işini öğretmeye çalışmak değil. Kendi değerlendirmelerimi paylaşmak. Başta söylediğim gibi Şenol Güneş'in işinin çok zor olduğunu, işin küçücük bir kısmını göstererek, anlamaya çalışmak.   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder